anani kanguru gibi ziplatip sikiyorum

içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Yeni nesil ‘haz’ sarmalında

Son yıllarda antidepresan kullanımı artış gösterirken, toplum yapısında değişim, yalnızlaşma, kent yaşamının bunda etkili olabileceği düşünülüyor.

Yeni nesil ‘haz’ sarmalında

Ruhsal bozukluklara günümüzde birçok etmenin sebep olduğunu belirten İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Cebrail Kısa, “Yıllar içinde özellikle kaygı bozuklukları ve depresif bozukluklar başta olmak üzere yeme bozuklukları, obsesif kompulsif bozukluk ve madde, alkol ya da teknoloji bağımlılığı gibi ruhsal sorunlarda önemli artışlar olduğu görülmektedir” dedi.

Prof. Dr. Kısa, ruhsal sorunlarda görülen önemli artış için ise şunları söyledi:

“Kavramsal bağlamda insana ve yaşama bakışın değişimi ve yaşam şartlarının etkileşimsel, ilişkisel bağlamda giderek zorlaşmasıdır. Sakin yerleşim birimlerinden, kalabalık ve yarışmacı yerleşim birimlerine taşınan, geçinebilmek için çok çalışan, bir başkasıyla yarış halinde olan, yaşam keyfini bırakıp sürekli sınavlara giren yalnızlığa sürüklenen ve hazza odaklı (alışveriş, kumar, spor, sanal seks gibi) bir nesil yani bir yaşam şekli gelişti. 

Ayrıca yazılı ve görsel medyanın yaygınlaşması ve ruh sağlığı alanında yeterli meslek becerileri olmayan kişilerin yanlış bilgilendirme ve yönlendirmeleri de insanların ruh sağlığı ile ilgili endişeleri artırmakta ve ruhsal sorunları özellikle kaygı bozukluklarının gelişimini tetiklemektedir. Bunun dışında çevresel, genetik ve beslenme gibi birçok faktörü de ruhsal bozuklukların gelişiminde ya da görülme oranlarının artışındaki diğer nedenler olarak görebiliriz.” 

Yaşamın her döneminde ruhsal bozukluklar görülürken daha hassas ve zorlu yaşam şartlarının olduğu bazı evrelerde ruhsal sorun yaşanma oranlarının arttığını belirten Prof. Dr. Kısa, “Bu dönemlerde yaşanan ruhsal sorunlar daha ağır olabilir. Özellikle de kadınlar için ergenlik dönemi, evden ayrılma, evlilik, gebelik ve doğum sonrası dönem ve işsizlik gibi dönemler’’ dedi.

Cebrail Kısa, ''Erkekler için de ergenlik dönemi, evden ayrılma, askerlik dönemi, evlilik ve işsizlik gibi dönemleri sayabiliriz. Aslında bir bakıma büyük değişimlerin olduğu (hormonal, çevresel, ya da etkileşimsel) ve bu değişimlere uyumun zorlaştığı yaşam dönemlerinde ruhsal sorunların yaşanması artabilir. Ülkemizde özellikle de sınav dönemlerinde (neredeyse hayatın her döneminde artık sınavlar var) ruhsal sorun oranları artmaktadır” şeklinde konuştu.

Sıkışmış toplum bireylerinin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Cebrail Kısa, sözlerine şöyle devam etti:

 “Ruhsal bozukluk nedenleri arasında kaotik toplumsal dinamikler vardır. Eğitim sorunları, çocuk yetiştirme, çalışan ebeveynler, sürekli sınav hazırlıkları, evlenme, iş bulma, boşanma ve velayet sorunları gibi nedenlerle sıkışmış şekilde büyüyen toplum ve bireylerinin üzerindeki yükü kaldıracak ve yükle baş etmesinde destek verecek sosyal devlet yapılanmasına ihtiyaç vardır. 

Kadın cinayetleri bir bakıma ülkemizde boşanma ve velayet sorunlarının çözümlenmemesi ile ilişkilidir. Bu kaotik sosyal dinamikler içine en fazla sıkışmış olan sınavlar gelecek korkusu ve de ebeveynlerin kaygıları nedeniyle gençlerdir. Gençler kendilerine dayatılmış olan, yalnızlaştıran, spor ya da müzik gibi hobileri bıraktıran ve gelişimlerine engel olan dershane ve sınav kısır döngüsünden çıkamamaktadırlar. Bir yandan da yoğun hormonal, fiziksel ve duygusal değişim içindedirler. Gençlik bir bakıma yalnızlık, sürekli sınav kaygısı, yemek ve teknoloji üçlemesine sıkışmaktadır” dedi.

(Kaynak: DHA) 

Tarih: 25-01-2020

FACEBOOK YORUM
Yorum